

ATAMIZI SAYGIYLA VE ÖZLEMLE ANIYORUZ
Cumhuriyetimizin Kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ü aramızdan ayrılışının 81.
yıldönümünde saygı, sevgi ve özlemle andık.
Okulumuzda düzenlenen anma töreninde saatler 09:05'i gösterdiğinde bayraklar yarıya indirildi.
Atamızın manevi huzurunda saygı duruşunda bulunarak İstiklal Marşımızı okuduk. Okul
Müdürümüz Sayın Ayhan Önal'ın konuşmasıyla başlayan tören video gösterileri, öğretmen ve
öğrencilerimizin birlikte hazırladıkları etkinlikle devam etti.
YIL 2019. Başbuğ Mustafa Kemal Atatürk'ün aramızdan ayrılışının 81.Yıldönümü. Ruhu şaad olsun.
" O milli dehanın tam kemalidir, Türk'ün hem celali, hem cemalidir." der Ziya Gökalp onun için. Halktan biri olarak doğdu, bir isimsizdi, ismini kendisi koydu. Ama öldüğünde ona " milletin en büyük evladı " dediler. Ve kurtarılmasına öncülük ettiği ve tertemiz hale getirdiği, bu vatanın her köşesinden gönderilen mukaddes topraklar içerisinde yatıyor. Bizler İki Mustafa'yı çok sevdik. Birincisi Muhammed Mustafa ( S.A.V ) , diğeri Mustafa Kemal. Biri Allah'a kulluk etmeyi emretti, diğeri kula kulluk etmemeyi öğretti. 81 Yıl sonra ne haldeyiz peki izinde miyiz gerçekten? Her şeyden önce birbirimizle konuşmayı öğrenemedik. Hemen birbirimizin boğazına yapışıyoruz. Hoşumuza gitmeyen bir uygulama mı var. Hemen bir slogan bulup ya Kızılay Meydanı'na doluşup sağı solu dağıtıyor, birbirimizi dövüyoruz ya da 1 Milyon olup Anıtkabir'e yürüyelim, diye gerekli gereksiz her şey için seni ebedi istirahatgahında rahatsız ediyoruz. Olmadı Facebooklar'da adına binlerce gruplar açıyor üye toplamaya çalışıyoruz. Bu işlere harcadığımız zamanları bu ülkenin yararına harcasaydık, senin sırtından, adından geçinenleri dinleyeceğimize ilkelerini ve uygulamalarını örnek alsaydık, yıllarca adını sömüreceğimize fikirlerini yürütebilseydik, bugün AB bizim peşimizden ayrılmazdı herhalde. Senin ilkelerini ve inkılaplarını anlayabilsek ve anlatabilseydik, Cumhuriyeti emanet ettiğin Türk Gençliği sporda, bilimde, sanatta ve ilimde dünyayı peşine takmış olurdu. Öğretmenlerimiz bilime adamaları gereken zamanlarını, öğrencilerinin kavgalarına, sınıf içindeki davranışlarını düzeltmeye ayırmak zorunda kalmazlardı . Atam; 1 Milyon olup Kabrine gelemedik ama buradan şikayet edelim, Günümüz teknolojisi, bizi birbirimizden çok uzaklaştırdı. Herkes birbirini potansiyel suçlu olarak görmeye başladı. İletişimsizliğin had safhada olduğu bir dönemde yaşıyoruz. Kimse kimseyi dinlemiyor. Kısa yoldan kaba kuvvetle iş çözülüyor. Bencil, maddiyata düşkün, marka bağımlısı, internet–cep telefonu takıntılı, 15 sene okuyup hatırlayacağı 3-5 arkadaşı bile olmayan, öğretmenini sokakta gördüğünde görmemiş gibi davranan, komşusunun cenazesinden bile haberi olmayan, akrabalarını bayramlarda bile ziyaret etmeyen, her şeyi devletten bekleyen, kısa yoldan ve emek sarf etmeden köşeyi dönmeyi kendine hedef koyan bir gençlik yetişiyor. Her zaman hamasi nutuklar atılır ve SEN RAHAT UYU denilir. Ama ben maalesef bunu diyemiyorum. Allah bu milletin başına bir daha esaret vermesin. Çünkü Kurtuluş Savaşı bir daha gerekirse ne yaparız bilemiyorum. Seninle, Çanakkale'de birlikte savaşıp canını veren o lise talebeleri vardı ya, şimdi yok. Hani o aylarca para almadan veresiye yazarak milletin karnını doyuran sonrada hesap defterine " Bedeli Çanakkale de Kanla Ödenmiştir" diye yazan bakkal amca vardı ya oda artık yok. Son nefesinde kendisine uzatılan ekmeği geri çevirip savaşacak Mehmetçiğe verin diyen vatan evladı da olmayacak yakında. Bunları gördükçe ben rahat uyuyamıyorum ATAM. Oysa ki seninle ilgili en güzel cümleyi kuran bir İtalyan gazetecisi, durumu dünya adına özetliyordu aslında attığı gazete manşetinde. Tabi ki anlayana. "Sezar, İskender, Napolyon, ayağa kalkınız . En büyüğünüz geliyor." İkibinikiyüz sene sonra METE'yi Binaltıyüz sene sonra ATİLLA'yı Binikiyüzelli sene sonra BİLGE KAĞAN'ı Bin sene sonra ALPASLAN'ı nasıl unutmadıysak, Seni ve aziz hatıranı da Binlerce sene geçse de asla unutmayacağız, unutturmayacağız. Cumhuriyeti Türk Gençliğine , Türk Gençliğini biz öğretmenlere emanet ettin. Kendi adıma Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe hiç durmadan yürüyeceğime and içerim. Varlığım Türk varlığına armağan olsun... Mekanın cennet olsun SARI PAŞAM